Köklere dönüş zamanı

Masif mobilyalar, vintage detaylar ve modern aksesuarlar… Yeni nesil köklere dönüşün üç çıkış noktası konforlu bir stili de beraberinde sunuyor.

Son yılarda yalınlığın popülerliği, doğal olan her malzemenin değerlendirilmesi ve daha sakin bir hayata duyulan özlemle dekorasyon stillerinde de gittikçe köklerimize dönüyoruz. Basit bir köy evine girdiğinizde içinizi ısıtan yer minderleri, eskimiş bir masa, pencere önünde yün yastıkların süslediği bir sedirden ibarettir. Bu kadar basit detayları şehrin karmaşık hayatına taşırken önemli birkaç kuralı unutmayın.

Uygularken:
1. Mirasa saygı:
Eski aile yadigarı parçaları gözden çıkartmayın çünkü dekorasyonunuzun en değerli parçalarına dönüşecekler.
2. Birkaç damla lüks:
El boyama ya da nakışlı duvar kağıtları, antika bir soba, ahşap şamdanlar, kesme cam vazo ve mutfak aksesuarları… Hepsi kendinizi biraz özel hissetmeniz ve şımartmanız için.
3. Dengeyi sağlayın:
Malikane havası yaratmaktan kaçının. Dengeyi düz meşe mobilyalarla sağlayabilirsiniz. Böylece oldukça yalın ama rustik bir görünüm yakalarsınız.
4. Geleneksel desenler seçin:
Ekoseli, çizgili desenler ve kürk, keçe, triko gibi dokumalar tercih edin. El dokuması ürünlere ve el yapımı etnik aksesuarlara yer açın.
5. Çağdaş detayları unutmayın:
Parlak metal, cam gibi malzemeler dekorasyonu her zaman biraz daha çağdaş bir çizgiye taşır.

Ortaçağ dönemini yansıtan kaplar, Viktoryan bir abajur ve çağdaş tasarımcıların sanatsal ürünleri gibi tarz olarak birbirine yakın ama farklı stiller de bir arada kullanılabilir.