Sarıyer’de derin bir vadiye doğru bakan bu ev, konumu itibariyle çok etkileyici. Bir taraftan Boğaz’ın yeşil tepelerine, bir taraftan da Karadeniz çıkışının derin maviliğine doğru eşsiz bir manzaraya ev sahipliği yapıyor.
Yaklaşık 8 villadan oluşan sitenin tamamı üç katlı evlerden oluşuyor. Ortak alanda ise herkesin kullanımına açık büyükçe bir havuz ve geniş çim alanlar yer alıyor. Evlerin verandaları da bu yeşil alana açılıyor. Oturma odası hatta yatak odasından bir adımla bahçeye ya da verandaya çıkmak mümkün.
Salondaki geniş, konforlu L kanepe ev sahibinin çok sevdiği bir modelden esinlenilerek yeniden yaptırılmış. Döşemelik kumaşlar Persan ve Epengle’den, perdeler Brillant Home’dan seçilmiş. Boydan boya uzanan TV ünitesini ev sahibi kendisi tasarlamış. Ustasına yaptırmışlar. Aslında evdeki pek çok mobilya hazır alınmamış. Sipariş üzerine yaptırılmış. Böylece evin ölçülerine ve mimarisine uygun tasarımlar ortaya çıkmış.
Evde sık sık misafir ağırlandığı için alt katta ve en üst katta birer konuk odası planlanmış. En alt kat genişçe bir salonun ve ufak bir mutfağın olduğu, havuza doğrudan cephesi olan bir kat. Özellikle burası yazın neredeyse ailenin bütün zamanını geçirdiği alan. Hem barbekü hem de havuz başı davetleri için çiftin evi uğrak bir adres oluyormuş.
Çiftin kendilerine ait bir aile şirketleri bulunuyor. Aslında yoğun çalıştıklarını ancak evde çocuklarla vakit geçirmek için her fırsatta vakit yaratmaktan geri durmadıklarını belirtiyorlar. Tüm bu tempoya rağmen haftada en az 2-3 kez misafir ağırladıklarını söylüyorlar.
Evin sahibi, yakın çevresi tarafından gurme olarak biliniyormuş. Ev sahibesi bu açıdan çok şanslı olduğunu anlatıyor. Eşi sayesinde neredeyse hiç yemek yapmadığını, kalabalık misafirleri bu şekilde çok rahat ağırlayabildiğinden bahsediyor. Çoğunlukla havuz başında aperatiflerle başlayan gün, sonrasında bahçede müzikli akşam yemeği formatına dönüşüyormuş.
Ev sahipleri aslında belli bir stil tercihleri olmadığını ancak daha modern, işlevsel bir yaşam alanı tercih ettiklerini belirtiyorlar. Klasik stil ise her zaman kaçındıkları bir tarz olmuş. Yalın çizgiler, doğal malzemeler, yer yer renkli köşeler evin karakteristik görünümünü oluşturuyor.
Aslında burası bir konuk odası. Genişçe yatak olabilen bir kanepe ve bir giysi dolabı bulunuyor. Ancak zaman zaman çocuklar tarafından bir oyun odası olarak da kullanılabiliyormuş. Griye boyanan duvar beyaz raflarla hareketlendirilmiş.
Ev sahibinin küçük bir mobilya atölyesi bulunuyor. Mobilya, sehpa, raf sistemlerini bu atölyede yapabildiğini söylüyor. Holde yer alan açık raflı sistem de kendi imzasını taşıyor. Buranın ismini “aşk” köşesi koymuşlar.
Küçük kızın odasına pembe-beyaz hakim. Annenin en sevdiği parçalar ise Zeyno’nun bebekliğinden kalma pabuçları. Bunları raflarda aksesuar gibi sergilediğinden bahsediyor bize.
Yiğit’in odasına mavi hakim. Raflarda en sevdiği koleksiyonlarını sergiliyor. Çalışma masası özel olarak tasarlanmış. Renkli raflar duvara hoş bir hareket katıyor.
Sarıyer’de öncesi ve sonrası görüntülerle yeniliklere açık gökkuşağı ev
Atatürk çiçeği bakımının püf noktalarını anlatıyoruz. Sulamadan yaprakların kızarmasına, budamadan toprak seçimine kadar tüm ayrıntılar...
Çiçekler için asılabilir saksılar yapıyoruz; hem de 2 farklı şekilde... Yardımcılarımız ise süzgeç ve minik…
Çamaşır makinesi temizleyicisi nasıl kullanılır? Çamaşır makinesi temizleyicisi, çamaşır makinesinin dört farklı bölümünde kullanılır.
Deri mobilya nasıl temizlenir? Deri mobilyaların temizliğini yaparken bazı hususlara dikkat etmek gerekir. İşte püf…
Bu yazımızda bahçe mobilyalarınızın malzemesine göre nasıl temizlenmesi gerektiğini ve onları daha uzun ömürlü kullanmak…
Çekmeköy'de beyaz ve ahşap dokularla yaşam... 129 metrekarelik 3+1 romantik bir düş evindeyiz. Gelin birlikte…