Kare, dikdörtgen ve L tipi salonları dekore ederken dikkat edilmesi gereken püf noktalarını, mobilya ve televizyon yerleşim önerilerini işin uzmanlarına da sorduk.
Evlenenler kadar, yaşam alanlarını yenilemek ya da sil baştan dekore etmek isteyenler için de farklı planlara sahip salonlar, ev dekorasyonunun en zorlayıcı konulardan biridir her zaman. Biz de işin uzmanlarından; dikdörtgen, L veya kare gibi farklı plan şemalarına sahip olan salon tiplerini dekore ederken dikkat edilmesi gerekenleri ve ipuçlarını aldık.
“ALANLARI BÖLERKEN BÜTÜNLÜĞÜ BOZMAYIN”
EDDA Mimarlık kurucusu İç Mimar Eda Tahmaz’a göre farklı tipteki salonları dekore etmek bir hayli zor gözükse de birkaç püf noktasıyla mekanı olduğundan daha ferah bir hale getirebilirsiniz.
Örneğin L şeklinde bir salona sahipseniz mekanın genişliğini dikkate alarak fonksiyonel bir yerleşim planı oluşturmalısınız. Büyük bir salondaysanız, geniş alanı oturma bölümü olarak değerlendirebilir, dar alanı ise yemek odası olarak düşünebilirsiniz.
Daha farklı bir stil oluşturma arayışındaysanız, küçük bir halı ve yine küçük bir kitaplıkla bu dar alanı kendiniz için özel bir alan haline getirebilir veya çocuklarınızla vakit geçirebileceğiniz keyifli bir oyun alanına dönüştürebilirsiniz. Görsel bir kaos yaratmamak için L tipi salonlarda, mobilya ve aksesuar seçimlerinde daha yalın bir görünüme giderek renk cümbüşünden kaçınıldığında daha az risk de almış olursunuz:
“Bu tip salonlarda önemli olan dar ve geniş alanı birbirinden ayırmak, ancak bunu yaparken iki alan arasındaki uyumu da gözden kaçırmamaktır. Bu bütünlüğü yakalamak için de tüm duvarları tek renk boyayabilir, daha uyumlu ve akışkan bir alan edebilirsiniz. Halı ve zemin kaplama seçimlerinde ise birbirlerinden çok uzak olmayan tonlar, birbirini tamamlayan desenler kullanmak, salonun bütünündeki uyumu güçlendirecektir. Ayrıca birkaç ayna yardımıyla, L tipi salonlara derinlik ve ferahlık katmak mümkün.”
“MEKANA DERİNLİK ALGISI KATARAK DAHA GENİŞ GÖSTERİN”
Tahmaz’a göre dikdörtgen salona sahip olanların işi biraz daha kolay. Birbiri ardına dizilen eşyalar yerine L oturma gruplarının doğru seçim olacağını aktaran iç mimar, salon içerisinde yemek alanı oluşturmak isteyenler için oval biçimli bir masa ile işlevsel bir dekorasyon anlayışı yakalamayı, odanın uzun kenarlarında kullanılacak aynalar ile de derinlik algısını güçlendirmeyi tavsiye ediyor.
Tahmaz, derinlik algısını engelleyecek faktörün duvarlarda koyu renk kullanımı olduğunu dile getiriyor ve ekliyor: “İdeal olan mobilyalarda beyaz, bej, krem, vanilya ve açık gri gibi soft renkleri kullanmak, duvarlarda ise saten bitişli boyalar ile mekan içerisine giren gün ışığını duvarlarda yansıtarak daha geniş bir alan algısı oluşturmak. Uzun duvarları bölmek için tablolardan faydalanabilir, bitkiler ile salonunuzun keskin köşelerini yumuşatabilirsiniz.”
İç Mimar Tahmaz, kare salon tiplerinde ise fazla eşyanın yarattığı karmaşadan kaçınmak gerektiğini şu sözlerle vurguluyor: “Eşyalar hareket alanını ve ev içerisindeki trafiği etkilememeli. Mobilya yerleşimini, kapının yanında değil karşısında kalacak şekilde yapmalısınız. Mobilyaları da karşılıklı olarak yerleştirerek daha sıcak bir atmosfer elde edebilirsiniz. Salonunuz az ışık alıyorsa duvarlarda daha soğuk ve açık renkler kullanabilir, çok ışık alıyorsa da sıcak renkler ile kutu gibi bir görünüm yaratabilirsiniz.”
“MUTFAK EVİN KALBİ, SALON İSE RUHUDUR”
Iglo Architects kurucu ortağı Mimar Esen Akyar Karoğlu, “Mutfak evin kalbi, salon evin ruhudur. Salonun nasıl yerleştirildiği hayat tarzını belirler ya da salon, hayat tarzına göre yerleştirilmelidir de diyebiliriz. Benim yaklaşımım ve önerim istediğiniz hayat tarzını tasarlayıp salonu da ona göre yerleştirmeniz…” diyor.
Özellikle çocuklarınız varsa, çocuk odalarından çok salonunuzu onları nasıl yetiştirmek istediğinize göre planlamalısınız. Salonun nasıl yerleştirileceği konusu mekanın tipi ve ölçüleri ile de birebir ilgili tabii ki. Karşımıza çok farklı plan tipleri çıkabilir ve tam istediğiniz tipte salona sahip bir evde oturmak her zaman elinizde olmayabilir. Salonunuz ister büyük, ister küçük olsun, doğru mobilya yerleşimiyle odanın nasıl kullanılacağını belirleyebilir ve istediğiniz atmosferi oluşturabilirsiniz. Doğru mobilya yerleşimi konusunda ise aşağıdaki ipuçları size yardımcı olacak:
MOBİLYA YERLEŞİMİ İÇİN İPUÇLARI
HAREKET ALANI
Hareket edecek alan yaratın. Müzikte sus, resimde fon, mimaride de sirkülasyon alanları çok önemlidir. Karanlık olmazsa ışık algılanmaz, sessizlik olmazsa ses algılanmaz, hareket alanı için boşluk bırakılmazsa mekan kurgulanamaz. Dar alanlarda bile mobilyaları duvardan içeriye çekip arkasında geçiş alanı bırakmanın yer kaybı gibi görünse de aksine mekanı geniş göstereceğini biliyor muydunuz?
ODAK NOKTASI
Mekanın bir odak noktası olmalı. Bu hayat tarzınıza göre, şömine, TV, manzaraya bakan pencere, kütüphane olabilir ya da bir kaçı bir arada olabilir; şöminenin etrafında kütüphane yapmak gibi… Salonunuzda mobilyaları yerleştirmeye nereden başlayacağınızı bilemiyorsanız, oturma gruplarını odak noktasına yönlendirmekle işe başlayın.
DEPOLAMA ALANI
Sosyal ya da bireysel her oturma odasında ıvır zıvırı koyacağınız bir yer olmalı. Bunu dikkatlice tasarlarsak her koyduğunuzu da rahatça bulur, tam evden çıkarken anahtarım neredeydi, şarjım nerede gibi panikler yaşamaz, tam oturup keyif yapacakken TV kumandasını ya da okuduğunuz kitabı dakikalarca aramak zorunda kalıp sinir olmazsınız.
Bardağı, kitabı, anahtarı koyacağınız yerleri planlayın. Kapaklı dolaplar, çekmeceler ve kanepenin yanlarına koyacağınız köşe sehpalar bu iş içindir. Oda küçükse köşe sehpaları hareket alanı sağlamak için özellikle yuvarlak seçmek, çekmece işini orta sehpaya entegre şekilde çözmek gibi ipuçlarını kullanabilirsiniz.
OTURMA GRUPLARININ ORGANİZASYONU
Oturma grubu seçimi hayat tarzı değişkeni ile birebir ilgili. Ev merkezli hayat tarzında mekan büyüklüğü de izin veriyorsa L koltuk iyi bir seçim. Özellikle aktif bir sosyal hayatı olan insanların evlerinde “Ev halkı evde yalnızken ne oluyor/misafir varken ne oluyor?” şeklinde iki farklı senaryo düşünülmeli ve oturma grubu ona göre yerleştirilmeli. Kanepeyi görsel olarak dengelemek için tekli koltukları mutlaka çift kullanın. Sohbet etmeyi teşvik eden köşeler oluşturun; anılar biriktirmek için uygun bir ortam tasarlamış olursunuz.
ÖLÇÜLERE DİKKAT
Mobilyayı doğru yerleştirebilmek için parçalar arasında ne kadar mesafe bırakacağınızı bilmelisiniz. Geçiş alanı olarak yaklaşık 80 cm, sehpa ve kanepe arasında 35-40 cm bırakın. Karşılıklı oturma grupları arasında ise 250 cm den fazla mesafe olmamalı. Bu ölçüler oda büyük olsa bile, çok özel bir durum yoksa bu şekilde düşünülmeli. Aksi durumda mobilyalar birbirlerinden anlamsız uzaklıklarda olup odanın ortasına amaçsızca konulmuş gibi gözükebilirler.
ADALAR OLUŞTURUN: Küçük alanları yerleştirmek zordur ama bazen büyük alanların önümüze serdiği seçeneklerin fazlalığı bizi daha çok zorlayabilir. Özellikle büyük odalarda mobilya gruplarından adalar oluşturarak mekan tanımlama gereksinimini çözebilirsiniz.
HAZIRLAYAN: SEVDA BARANDIR SUNGURTEKİN
SALON, MUTFAK, BANYO… DEKORASYON ÖNERİLERİ
Farklı dekorasyon önerilerini, fikirlerini evim.com.tr’nin dekorasyon kategorisinden bulabilirsiniz:
Evim Dergisi’nin Youtube kanalında güncel dekorasyon önerilerini, Evim ile Ev Turunu, eviniz için pratik ‘Kendin Yap’ videolarını bulabilirsiniz. Evim’in Youtube kanalına abone olmayı unutmayın:
Salon duvarı dekorasyonu için 10 fikir ve örnek
