1970’lerden kalma 2+1 bu evde başrolde yaratıcılık var!

İkinci el eşyalar yenilenmiş; akılcı dekoratif çözümlerle kimlik kazanan bu evde yeni hayatlarının keyfini çıkarmak üzere farklı köşelere yerleştirilmiş.

Yemek masası, sehpa ve kanepe dışındaki neredeyse her şey ikinci el. Kimi eskicilerden toplanan kimi aileden kalan bu eşyalara yeni sahibesi tarafından bir şans daha verilmiş. Yemek masası Ikea’dan alınmış. Eski tuvalet masası aynası çıkarılıp beyaza boyanarak salonda konsol olarak kullanılmış

1970’LERDEN KALMA 75 METREKARELİK 2+1 EVDEYİZ

Küçükyalı sahilde 1970’li yıllardan kalma bir apartmanın en üst katındayız. Denize nazır bu ev, o yılların yazlık olarak kullanılan dairelerinden. Belki de bir-iki yıla kadar kentsel dönüşüm ile yerini çok katlı bir apartmana bırakacak olan dört katlı binanın bu dairesine Monica Papi-Ozan Çılgın çifti ise 2013 yılında taşınmışlar. Monica Hanım 75 metrekarelik 2 oda ve bir salondan oluşan evi tercih etme sebeplerini şöyle sıralıyor:

“Ana sebep dairenin güneye bakması ve dört tarafı açık olması nedeniyle bol güneş almasıydı. İkinci olarak da epeyce eski olmasına rağmen dairenin denizi ve çok sevdiğim adaları görmesiydi.”

Çift buraya taşındığında daire şimdiki görünümünden epey farklıymış. Kiracı oldukları için yapısal ve mimari olarak büyük değişikliklere gidemeseler de var olan sorunlara birtakım dekoratif çözümler getirmeye çalışmışlar. Özellikle duvarlarda renk ve doku değişikliğiyle evde istedikleri havayı yakalamışlar:

“Oldukça eski ve zor kapanan kapıları boyayıp değiştirerek bazı çözümler bulmaya çalıştık. İlk aşamada evin sarı ve boğucu olan rengini beyaz, açık ve koyu gri gibi daha soğuk ve eve ferahlık kazandıracak renklere boyadık. Bazı duvarları beyaz ve koyu gri olarak ikiye bölüp tavana bir yükseklik algısı, duvarlara da hacim kazandırmak istedik. Holün duvarlarına, panel görünümü kazandırmak amacıyla, ahşap duvar çıtaları uyguladık.”

Evde ahşap harici malzemelerde genelde sıcak renkler yerine soğuk tonlar ve beyaz tercih edilmiş. Ev sahibesi “Özellikle grinin bazı tonları bende temizlik ve ferahlık hissi uyandırır. Beyaz renk ile koyu bir rengin yarattığı kontrastı da çok severim. Bu yüzden duvarlarda ve mobilyalarda, mavi, gri tonları ve beyazı bolca kullandım.” diyor.

KENDİLERİ DEKORE ETTİ

Genç çift evlerini dekore ederken profesyonel bir yardım almamış. Genel olarak kendi beğenilerini ve ruh hallerini yansıtan, rahatlığın ön planda olduğu bir yuva olsun istemişler. Bir evde mutfak ve banyoya özellikle önem veriyorlar, ancak bu evde iki mekan bakımından da kendilerini şanssız görüyorlar: “En çok ve kökten yenilik yaptığımız alanlar mutfak ve banyo oldu.”

Mutfak fayansları muhtemelen her taşınan kiracı farklı bir uygulama yaptığı için üç renkteymiş. Dolaplar ise koyu bordo. Bu nedenle suya dayanıklı yapışkan kağıtlarla tezgah, fayans ve dolap yüzeyleri kaplanmış.

Monica Hanım, “Zemin döşemesi şöyle olsaydı, kapılar böyle olsaydı diye hayal kurduğum çok oluyor. Kira bir ev olduğu için büyük yapısal değişikliklere gidemesem de oturup hayıflanmak yerine beni yansıtan dekoratif çözümlerle evin hoşuma gitmeyen yönlerini kendim için görünmez kılmaya çalışıyorum.” diyor.

Yatak odası küçük olduğundan mekanı daraltmamak için monokrom renkler tercih edilmiş. Yatak başının olduğu duvar ortadan ikiye bölünüp kontrast renklere boyanarak mekana hacim algısı kazandırılmış.

ARDİYE KAPISI

Kapanmayan ardiye kapısına zincirli sürgü takılmış ve ahşap kalaslar çivilenip mint rengine boyanmış.

Eyüp’te 85 metrekarelik modern, minimalist stilde bir evdeyiz